Çulcuoğlu Restaurant Şanlıurfa
6 Aralık 2015 Pazar
13 Haziran 2015 Cumartesi
1 Nisan 2014 Salı
Baklava
Baklava'nın Tarihçesi
Baklava, başta Türk olmak üzere Orta
Doğu, Balkan ve Güney Asya mutfaklarında yer etmiş önemli bir hamur
tatlısıdır. Özetle, ince yufkaların arasına yöreye göre ceviz, antep
fıstığı, badem veya fındık konarak yapılır. Genel olarak şeker şerbeti
ile tatlandırılır. Ayrıca bal şerbeti de kullanılabilir.
Baklava sözcüğü Türkçe kökenlidir. Eski Türkçe'de baklağu, baklağı olarak geçer. Buell (1999), "baklava" isminin Moğolca 'bağlamak, sarmak' tanımlamıştır ve bunların Bizans tatlısı olduğunu iddia etmiştir. Ancak Perry (1994) bu tatlıların baklava olmadığını çünkü bu tatlıların hamur içermediğini göstermiştir. Bu tatlılar fındık ve balın karıştırılmasıyla yapılıyordu ve bugünkü pasteli veya helvaya benziyorlardı.
Perry ayrıca ince ekmeğin (yufka) arasına malzemeler konularak yapılan yemeklerin (örn. börek) Türk kökenli olduğunu belirtmiştir. Ayrıca her yıl Ramazan'ın 15'inde yeniçeriler Osmanlı sultanlarına tepsiler halinde baklavalar sunuyorlardı ve bu törene Baklava alayı deniyordu. (Wasti 2005) Ramazan ayının ortasında, padişahın askere iltifatı olarak, Saraydan Yeniçeri Ocağı'na baklava giderdi. Her on askere bir sini baklava hazırlanır ve saray mutfağı önünde dizilirdi. Silahtar Ağa, bir numaralı yeniçeri olan padişah adına ilk siniyi teslim aldıktan sonra, diğer sinilerin her birini ikişer asker nizami olarak yüklenirdi. Her bölüğün amirleri önde, baklava sinilerini taşıyanlar arkada, açılan kapılardan dışarı çıkarak kışlalara doğru yürüyüşe geçerlerdi.
Baklava sözcüğü Türkçe kökenlidir. Eski Türkçe'de baklağu, baklağı olarak geçer. Buell (1999), "baklava" isminin Moğolca 'bağlamak, sarmak' tanımlamıştır ve bunların Bizans tatlısı olduğunu iddia etmiştir. Ancak Perry (1994) bu tatlıların baklava olmadığını çünkü bu tatlıların hamur içermediğini göstermiştir. Bu tatlılar fındık ve balın karıştırılmasıyla yapılıyordu ve bugünkü pasteli veya helvaya benziyorlardı.
Perry ayrıca ince ekmeğin (yufka) arasına malzemeler konularak yapılan yemeklerin (örn. börek) Türk kökenli olduğunu belirtmiştir. Ayrıca her yıl Ramazan'ın 15'inde yeniçeriler Osmanlı sultanlarına tepsiler halinde baklavalar sunuyorlardı ve bu törene Baklava alayı deniyordu. (Wasti 2005) Ramazan ayının ortasında, padişahın askere iltifatı olarak, Saraydan Yeniçeri Ocağı'na baklava giderdi. Her on askere bir sini baklava hazırlanır ve saray mutfağı önünde dizilirdi. Silahtar Ağa, bir numaralı yeniçeri olan padişah adına ilk siniyi teslim aldıktan sonra, diğer sinilerin her birini ikişer asker nizami olarak yüklenirdi. Her bölüğün amirleri önde, baklava sinilerini taşıyanlar arkada, açılan kapılardan dışarı çıkarak kışlalara doğru yürüyüşe geçerlerdi.
İyi bir baklava'nın olmazsa olmaz malzemeleri şunlardır;
- Yapısı itibariyle baklava'ya en uygun buğday türü olan Şanlıurfa Harran Ovası buğdayından elde edilmiş un,
- Urfa'ya has koyun sütünden elde edilen sade yağ,
- Urfa fıstığı,
- Orta Anadolu şeker pancarından elde edilmiş şeker,
Soğan Kebabı
SOĞAN KEBABI
Parça olarak alınımış olan koyun veya kuzu eti mümkünse zırh ile çekilir ve kıyma haline getirilir.Zırhla çekmeye imkan yoksa kasaptan yağlı kıyma et alınabilir.Kıyma ete tuz serpilerek iyice karıştırılır. Kıyma et önceden tuzlanarak yarım veya bir gün buzdolabında dinlendirilirse daha iyi olur.
Cevizden biraz büyük soğanlar seçilir.Her şişte 4 soğan, 3 parça et veya 5 soğan, 4 parça et olacak şekilde şişlere saplanır.
Şişler saplandıktan sonra mangalda yakılan kömür ateşi üzerine konur.Dört tarafı güzelce pişirilir. Pişirme sırasında soğanların en üst katları siyahlaşır. Pişen şişler ateşten alınır ve şişten çekilerek kebaplar bir tepsiye dizilir.Sonra açık ekmek (lavaş) ile servis yapılır.Yanında pişmiş biber, kuru soğan ve talebe göre ayran veya su servis edilir.
Nar ekşisi ile birlikte yenmesi lezzetine lezzet katacaktır.
www.culcuoglurestaurant.com
24 Mart 2014 Pazartesi
Domatesli Kebap....
Şimdi size kısaca Urfamızın meşhur Balcan (Patlıcanlı) Kebabı nasıl hazırlanır o'nu anlatacağım...
Parça olarak alınımış olan koyun veya kuzu eti mümkünse zırh ile çekilir ve kıyma haline getirilir.Zırhla çekmeye imkan yoksa kasaptan yağlı kıyma et alınabilir.Kıyma ete tuz serpilerek iyice karıştırılır.
Yıkanan Domatesler baş kısmından arkaya doğru dörde bölünür. Domates şişe saplanırken, mangalda pişirilmeye başlayınca gevşeyip dökülmemesi için baş tarafından arkaya doğru ve sert yerinden geçecek şekilde saplanır.Domatesten sonra ceviz büyüklüğünde bir parça et alınır, saplanır. İkinci domatesi saplarken domateslerin yönleri aynı tarafa getirilmelidir. Mangalın genişliğine bağlı olmakla beraber genellikle 4 parça domates 3 parça et saplanır. Şişler mangala konulurken domateslerin kabuk, yani kesilmeyen sırt tarafı ateşe verilerek pişirilmeye başlanır. Daha sonra dört tarafı güzelce pişirilir.Pişen kebaplar tepsiye çekilir. Sonra açık ekmek (lavaş) ile servis yapılır.Yanında pişmiş biber, kuru soğan ve talebe göre ayran veya su servis edilir.Urfa'ya has salata çeşidi olan Bostana ile yenilmesi tavsiye edilir.
http://www.culcuoglurestaurant.com
Parça olarak alınımış olan koyun veya kuzu eti mümkünse zırh ile çekilir ve kıyma haline getirilir.Zırhla çekmeye imkan yoksa kasaptan yağlı kıyma et alınabilir.Kıyma ete tuz serpilerek iyice karıştırılır.
Yıkanan Domatesler baş kısmından arkaya doğru dörde bölünür. Domates şişe saplanırken, mangalda pişirilmeye başlayınca gevşeyip dökülmemesi için baş tarafından arkaya doğru ve sert yerinden geçecek şekilde saplanır.Domatesten sonra ceviz büyüklüğünde bir parça et alınır, saplanır. İkinci domatesi saplarken domateslerin yönleri aynı tarafa getirilmelidir. Mangalın genişliğine bağlı olmakla beraber genellikle 4 parça domates 3 parça et saplanır. Şişler mangala konulurken domateslerin kabuk, yani kesilmeyen sırt tarafı ateşe verilerek pişirilmeye başlanır. Daha sonra dört tarafı güzelce pişirilir.Pişen kebaplar tepsiye çekilir. Sonra açık ekmek (lavaş) ile servis yapılır.Yanında pişmiş biber, kuru soğan ve talebe göre ayran veya su servis edilir.Urfa'ya has salata çeşidi olan Bostana ile yenilmesi tavsiye edilir.
http://www.culcuoglurestaurant.com
23 Mart 2014 Pazar
Balcan ( Patlıcanlı) Kebabı...
Şimdi size kısaca Urfamızın meşhur Balcan (Patlıcanlı) Kebabı nasıl hazırlanır o'nu anlatacağım.
Parça olarak alınımış olan koyun veya kuzu eti mümkünse zırh ile çekilir ve kıyma haline getirilir.Zırhla çekmeye imkan yoksa kasaptan yağlı kıyma et alınabilir.Kıyma ete tuz serpilerek iyice karıştırılır. Kıyma et önceden tuzlanarak yarım veya bir gün buzdolabında dinlendirilirse daha iyi olur.
Patlıcanların baş kısmı 1 santim kadar kesilir.Kalan kısmı silindir şeklinde, 4 veya 5 parçaya bölünür.Bir dilim patlıcan alınır ve tam ortasından kebap şişine saplanır. İki ceviz kadar kıyma alınır, elle yuvarlak şekil verilir. Patlıcan dilimine yapışacak şekilde aynı şişe saplanır. Böylece patlıcan, bir et olmak üzere patlıcan ve etler şişe saplanır.Her şişte 4 dilim patlıcan, 3 parça et veya 5 dilime bölünmüşse 5 dilim patlıcan, 4 parça et olacak şekilde şişlere saplanır.
Şişler saplandıktan sonra mangalda yakılan kömür ateşi üzerine konur.Dört tarafı güzelce pişirilir. Pişirme sırasında patlıcanların kabukları yanarak siyahlaşır. Pişen şişler ateşten alınır ve şişten çekilerek kebaplar bir tepsiye dizilir. Üzerine hafifçe su serpilerek tepsi bir kapakla kapatılır ve 15-20 dakika dinlendirilir. Bu dinlendirme işine "tenge yatırmak” veya “tere yatırmak” denir. Sonra açık ekmek (lavaş) ile servis yapılır.Yanında pişmiş biber, kuru soğan ve talebe göre ayran veya su servis edilir.
Yerken patlıcanın yanmış kabuğu soyulur, et, soğan ve biberle beraber, üzerine tuz ekilerek dürüm yapılır. Urfa'ya has salata çeşidi olan Bostana ile yenilmesi tavsiye edilir.
http://www.culcuoglurestaurant.com
Parça olarak alınımış olan koyun veya kuzu eti mümkünse zırh ile çekilir ve kıyma haline getirilir.Zırhla çekmeye imkan yoksa kasaptan yağlı kıyma et alınabilir.Kıyma ete tuz serpilerek iyice karıştırılır. Kıyma et önceden tuzlanarak yarım veya bir gün buzdolabında dinlendirilirse daha iyi olur.
Patlıcanların baş kısmı 1 santim kadar kesilir.Kalan kısmı silindir şeklinde, 4 veya 5 parçaya bölünür.Bir dilim patlıcan alınır ve tam ortasından kebap şişine saplanır. İki ceviz kadar kıyma alınır, elle yuvarlak şekil verilir. Patlıcan dilimine yapışacak şekilde aynı şişe saplanır. Böylece patlıcan, bir et olmak üzere patlıcan ve etler şişe saplanır.Her şişte 4 dilim patlıcan, 3 parça et veya 5 dilime bölünmüşse 5 dilim patlıcan, 4 parça et olacak şekilde şişlere saplanır.
Şişler saplandıktan sonra mangalda yakılan kömür ateşi üzerine konur.Dört tarafı güzelce pişirilir. Pişirme sırasında patlıcanların kabukları yanarak siyahlaşır. Pişen şişler ateşten alınır ve şişten çekilerek kebaplar bir tepsiye dizilir. Üzerine hafifçe su serpilerek tepsi bir kapakla kapatılır ve 15-20 dakika dinlendirilir. Bu dinlendirme işine "tenge yatırmak” veya “tere yatırmak” denir. Sonra açık ekmek (lavaş) ile servis yapılır.Yanında pişmiş biber, kuru soğan ve talebe göre ayran veya su servis edilir.
Yerken patlıcanın yanmış kabuğu soyulur, et, soğan ve biberle beraber, üzerine tuz ekilerek dürüm yapılır. Urfa'ya has salata çeşidi olan Bostana ile yenilmesi tavsiye edilir.
http://www.culcuoglurestaurant.com
KALİTE VE LEZZETİN UYGUN FİYATLARLA BULUŞTUGU ADRES…
ÇULCUOĞLU BAKLAVA&RESTAURANT
1965’ DEN BERİ…
1965 yılında Şanlıurfa’ da küçük bir imalathanede baklavacılık alanında başlayan lezzet serüvenimize, siz halkımızın güveni ve teveccühü ile günümüze kadar dimdik ayakta durarak sektördeki öncülüklerimiz ile devam etmekteyiz. Yarım asırlık zaman içinde kendi kimliğimizi koruyarak ileriye dönük adımlarla hedeflerimizi her geçen gün genişleterek tüm misafirlerimize kaliteyi ve lezzeti bir arada sunmak öncelikli hedefimiz olmuştur.
1965’ DEN BERİ…
1965 yılında Şanlıurfa’ da küçük bir imalathanede baklavacılık alanında başlayan lezzet serüvenimize, siz halkımızın güveni ve teveccühü ile günümüze kadar dimdik ayakta durarak sektördeki öncülüklerimiz ile devam etmekteyiz. Yarım asırlık zaman içinde kendi kimliğimizi koruyarak ileriye dönük adımlarla hedeflerimizi her geçen gün genişleterek tüm misafirlerimize kaliteyi ve lezzeti bir arada sunmak öncelikli hedefimiz olmuştur.
2009 yılından itibaren
geniş ve ferah yeni yerimizde Baklavacılığın yanı sıra yöre mutfağından
Kebap kültürünün en kaliteli örneklerini sunmaktayız.Özüne uygun
birbirinden leziz kebap ve tatlı çeşitlerinde kalite ve uygun
fiyatlarla, hijyen kurallarını da ön planda tutarak misafirlerimize
keyifle yemek yiyecekleri bir ortam sunabilmek adına var gücümüzle
çalışıyoruz ve çalışmaya devam edeceğiz.
Bununla birlikte Şanlıurfa kültürünün gelişimi, tanıtılması ve ilimizin turizmde hak ettiği noktaya ulaşmasında üzerimize düşen görevi layıkıyla yerine getirmek için çalışmaktayız.
Bununla birlikte Şanlıurfa kültürünün gelişimi, tanıtılması ve ilimizin turizmde hak ettiği noktaya ulaşmasında üzerimize düşen görevi layıkıyla yerine getirmek için çalışmaktayız.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)